her insanın kendi beyninde yeni bir dünya inşa ettiği yadsınamaz bir gerçektir. ama hersey öyle tozpembe değil ne yazık ki.. hepimizin atlamış olduğu bir husus var ortada : o inşa ettiğimiz dünyanın yapıtaşı kurmuş olduğumuz hayallerden oluşur. Sahi hayallerimiz vardı bizim değil mi ? onca kurduğumuz düşler vs. vs. fark ettiniz mi bilmem ama artık çok fazla “ vs. “ diyorum. belki de kurmuş olduğumuz o hayallerin sonradan bir çöküntüden ibaret olduğunu hatırlamamak içindir.. ne dersin ? hoş. hiç aklımdan çıktığı mı var sanki.. kurduğumuz dünyayı hayallerle beslerdik.. belki de zehirli hayallerdi onlar.. düşünülmesi bile zararlı olan hayaller.. yoksa neden o kurmuş olduğumuz dünya artık bir harabeden ibaret olsundu ki..
hayal kuramıyorum ben artık..hayır hayır! üstüne alınma hemen! seninle olmadığım için değil.. eah! kimi kandırıyorum ben.. sensiz kurduğum hayaller sanki birer zehirli hançer gibi..etkisini sonradan gösteren cinsten.. gerçi sanki seninle kurduğum hayallerin sonu çok farklıydı.. hayallerin büyüleyici bisey olduğunu söyler dururlar hep.. haklıdırlar aslında.. önce sana mutluluk verir sonra ise ızdırap..
tamam tamam itiraf ediyorum : yoruldum ben artık.. fiziksel değil, ruhsal bi yorgunluk bu.. “ne yapıyosun sanki ?” deme. biliyosun ;
hala yıkılan dünyamızın, o harabenin yıkıntılarını topluyorum…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder